14 Haziran 2016 Salı

Musa'nın Bozkurtu: Albert Aqarunov

                               

           Başlık ilginç geldi biliyorum. Albert'i başka türlü tasvir edemezdim. Albert Aqarunov; Yahudi kökenli bir ailenin çocuğu olarak 25 Nisan 1969 tarihinde Bakü'nün Emircan kasabasında dünyaya gelmiş. Surahanı kasabasında 154 Numaralı Ortaokulu bitirdikten sonra Sanat Okulu'nun otomotiv bölümünü okumuş ve daha sonra konservatuarda müzik eğitimi almış. Ayrıca çok iyi trompet çalarmış. 1987'de Sovyet Gürcistanı'nda askerlik yapmış, 1989'da terhis olmuş ve 1991'de Karabağ Savaşı patlak verdiğinde, Albert bir vatandaş olarak cepheye koşmuş. Azerbaycan ordusuna gönüllü olarak başvurup, Karabağ'da savaşmak istediğini bildirmesinden sonra, derhal Şuşa'da Türk komutan Elçin Memmedov'un önderlik ettiği 777. Alay'da vatani görevine başlamış.

                    Albert'in bu kahramanca tutumu, bir Yahudi olarak Azerbaycan için canını ortaya koyarak savaşmak istemesi, mayasında var olan vefa duygusundan ve vatan sevgisinden kaynaklanmıştır. Azerbaycan, Gökoğuz ve Kazak Türkü askerler ile Türkiye'den gelen Rüzgar Birliği'ndeki Türk askerleri kadar cesurca savaşması nedeniyle Türk silah arkadaşlarının sevgisini kazanmıştır. Şuşa'ya ilk giren ermeni tankını, Gagik Avşaryan yönetirken, Albert Aqarunov'un 533 numaralı tankıyla vurulur ve Şuşa'ya Ermeni bayrağı asmak üzere girmeye çalışan Gagik ile, silah arkadaşları Aşot Avanesyan ve Şahen Sarkisyan, Albert Aqarunov tarafından kızıl tamuya gönderilmişlerdir. Ermenilerin üç önemli subayının ölmesi, Ermeniler ve Ruslar üzerinde soğuk duş etkisi yaratmıştır. Tam sözde bayraklarını asacakken Albert'in hamlesiyle emellerine ulaşamadıkları için ve Albert'in birbirine yakın iki tankı tek atışta vurabilmesi nedeniyle ermenilerin korkudan titremelerine neden olmuş ve Albert'in başına 5 milyon ruble para ödülü koymuşlardır.

Albert Aqarunov, adını taşıyan ALBERT tankının önünde poz verirken. 1992

                      Türkler kadar kahramanca, düşmana zerre kadar acımadan ve Türk silah arkadaşlarına ve komutanlarına bağlılıkla savaşması, O'nun güzel bir istisna olmasını sağlamıştır. O bizdir, bizden biridir. Albert Aqarunov.'un, cephede Türk komutanlarının emirlerini harfiyen uygulaması nedeniyle rütbesinin yükseltilmesi kararı alınmış ve birkaç tankın idaresi ona verilmiştir. Bizdeki şekliyle yüzbaşı olmuştur. Şuşa'da Ermenilerin 9 tane ağır zırhlı tankını imha etmiş ve çok sayıda Ermeni'yi öldürmüştür. Hankendi ve Cemilli'ye de gitmiş, orada da emrindeki Türk askerleriyle birlikte Ruslar ve Ermenilere ağır darbe vurmuştur.

                     Azerbaycan Türkü gazeteci Mirşahin'e verdiği röportajda "Mən bu torpaqda yaşayıram. Müharibənin axırına kimi burdayam!" demiş ve savaşın sonuna kadar cepheden ayrılmayacağını, kendisiyle röportaj yapan Fransız gazetecinin "Sen Yahudisin, Türklerin savaşıyla ne ilgin var?" demesi üzerine "Yəhudi olmaq Azərbaycanlı olmağa əngəl deyil. Mən Azərbaycan oğluyam. Burda vətəndaş kimi savaşıram." demiştir.

                   
Albert Aqarunov, Azerbaycanlı gazeteciye röportaj verirken.

                      Aylarca süren savaşta, Albert'i şehit edip başını kesmek için fırsat kollayan düşmanlar, tankın içinden çıktığı her anda onu takip etmiş fakat bir türlü istedikleri olmamıştır. 8 Mayıs 1992 tarihinde Azerbaycanlı Türk komutan Hacı Azimov, Albert'in nihayet şehit olan Türk askerlerinin naaşlarını almak için tanktan çıktığı bir esnada Ermeniler tarafından boğazından snayper ile vurulduğuna şahit olmuştur. Derhal bedeni Türk silah arkadaşları tarafından cephe gerisine taşınmış, böylelikle başının kesilmesine izin vermemişlerdir.

                     Naaşı Bakü'ye götürüldüğünde, cenaze töreninde Yahudi inancına göre hem haham dua ettirmiş, hem de Müslüman Türkler imam getirerek Kuran okutmuşlardır. Haham ve imamın şehidimiz için gözyaşlarıyla dua etmesi, halkı duygulandırmış ve birlik beraberlik inancını yükseltmiştir. Albert Aqarunov'a 7 Haziran 1992'de "AZERBAYCAN MİLLİ KAHRAMANI" ünvanı verilmiş ve adı Bakü'deki bir liseye verilmiştir. Azerbaycan Dağ Yahudileri İcması Başkanı Milix Yevdayev; "Albert her zaman Azerbaycan'ın tam bağımsız ve güçlü bir devlet olmasını, topraklarımızın Ermeni ve Rus işgalinden kurtarılmasını düşlemiş bir insandır. Albert Azerbaycanlıdır, Kendini bütün benliğiyle Azerbaycan'a adamıştır." şeklinde açıklama yapmış ve Dede Korkut Fonu tarafından, Albert Aqarunov'un kardeşi Ratik Aqarunov'a ödül verilmiştir.

                     Milli kahramanımız Albert Aqarunov'a en içten dualarımı gönderiyor,  Tanrı Dağı'na yükselen aziz ruhu önünde minnetle ve şükranla eğiliyorum.

Albert Aqarunov'un memleketi Bakü'de bulunan Şehitlikteki mezarı